1992 Amerika Basketbol Kadrosu: "Rüya Takım"
1992 Barcelona Olimpiyatları’nda Amerika Birleşik Devletleri "Rüya Takım" denilen kadrosunu oluşturdu. Bu kadro, Amerika dışında da basketbolun ünlenmesine neden oldu. Hatta ışık tuttu diyebiliriz. Her oyuncu elmas değerinde olsa da bazı oyuncular var ki, yıllar geçse de unutulmayacak.
Mesela Michael Jordan, NBA tarihinin en büyük oyuncularından biri olarak kabul edilmiştir. Hücumda da savunmada da mükemmel yetenekleri ile tanınır ancak ilk teklifi kabul etmemişti. Takımda tek olmak istemeyen Jordan sayesinde yöneticiler en iyi oyuncuları toparlamaya başladı ve Jordan’ı ikna etmeyi tekrar denediler ve başardılar. Jordan, teklifi kabul eden 10. oyuncu oldu.
Magic Johnson, oyun kuruculuğu ve yaratıcı oyunu ile tanınan efsane. Jordan’ın teklifi kabul etmemesi üzerine ilk teklif yapılan isim. Kendisi hiç itiraz etmeden teklifi kabul etti. Zaten açıklamalarında da haklı bir özgüvenle: “Ben kabul edersem diğer oyuncular da kabul eder diye düşündüm” diyor. Ve haklı da çıkıyor.
Bel problemleri çeken Larry Bird, aslında “Rüya Takım”a girmeyebilirdi. Ancak Magic Johnson’ın dediği gibi oldu, onun olduğunu duyunca hatta onunla konuşunca beraber oynamak için son şansları olduğunu anlamıştı. “İyi ki de anlamış” diyebiliriz. Çünkü Rüya Takımı’nın resmi maçlardaki ilk basketini atmıştır, hem de Magic’in asistiyle. Rüya Takım, sadece yetenekli oyunculardan oluşmakla kalmayıp, aynı zamanda olimpiyatlarda büyük bir üstünlük sağlamıştı. Bu takım, dünya çapında basketbolu dönüştürmüş ve oyunun evrenselleşmesine büyük katkıda bulunmuştur.
2024 Amerika Basketbol Kadrosu: “The Avengers”
2024 Olimpiyatları için Amerika’nın basketbol kadrosu, Marvel filmi kahramanlarla dolu bir film gibiydi. O kahramanlardan bazıları da tıpkı “Rüya Takım” oyuncuları gibi adından yıllar geçse de söz ettirecek.
NBA’in en büyük oyuncularından biri olarak kabul edilen LeBron James, Tecrübesi ve liderliği, genç oyuncular için önemli bir örnek. Bu liderliğini verdiği bir röportajda kadroyu ‘yenilmezler’ diye tanımladığında da göstermiş oldu. En büyük mü bilmiyoruz ama çok büyük olduğu kesin. Final maçında 24 sayıyla Amerika adına en çok sayı üreten isim Stephen Curry da aynı şekilde. Maçın son anlarında attığı üst üste üçlüklerle tarihin en iyi şutörü olduğunu bir kez daha tescillemiş oldu.
Kevin Durant ise rekortmenliğe sahip. Amerika erkek ve kadın basketbol tarihlerinin Olimpiyatlarda en çok sayı atan oyuncusu olmayı başardı. Bunun ardından turnuvayı şampiyonlukla noktalayan Durant, Olimpiyat tarihinde takım sporlarında dört altın madalya kazanan ilk erkek sporcu unvanını da eline aldı.
Noah Lyles'ın Yorumu
Ünlü Amerikalı atlet, geçtiğimiz sene NBA şampiyonluğu için “Beni en çok üzen ne biliyor musunuz, NBA Finallerini izliyorum ve başlarında ‘dünya şampiyonu’ yazıyor. Neyin dünya şampiyonu? Amerika Birleşik Devletleri’nin mi? Beni yanlış anlamayın. Zaman zaman ABD’yi seviyorum. Ama tüm dünya Amerika’dan ibaret değil. Mesela biz dünyayız. Burada neredeyse her ülke savaşıyor ve temsil edildiklerini göstermek için tavana bir bayrak asıyor. NBA’de bayrak falan göremiyorum.” yorumunda bulunmuştu. Bu sözlerin üzerine Amerika basketbol takımı, 2023 Dünya Kupası’nda sürpriz bir şekilde yarı finalde elenmişti. Bir sene sonra yenilenmiş takımıyla Paris Olimpiyatları’na giden takım, altın madalyanın sahibi oldu. “Dünya şampiyonu” tartışması yoruma açık bir şekilde devam etse de sanki bu sıfatı takmak çok da yanlış olmaz.
Karşılaştırma
Dönemin şartları, oyun anlayışı ve sosyal medya etkisi farklı olduğu için karşılaştırmak çok doğru olmaz. Rüya Takımı’nın başarıya ulaştığı yol, 2024 takımına kıyasla daha kolay olmuştu. Ancak Avrupa’nın basketbola günümüzdeki etkisini göz ardı edemeyiz. 1992 takımının karşısında sadece 9 NBA oyuncusu varken, 2024 takımının karşısında 61 NBA oyuncusu vardı. Şayet, değişen oyunla beraber yarı finalde Sırbistan’ın dış şut performansına uzun bir süre çözüm bulamadılar. Yine de ellerinde Stephen Curry ve Kevin Durant gibi oyuncular olduğu için bu değişen oyunu avantaj olarak kullandılar. Bu yüzden de zor zamanlarda ortaya çıkan kahramanlarıyla LeBron James’in dediği ‘The Avengers’ lakabını doğrulamış oldular.