Süper Lig tarihinin en kaotik, en olaylı, rekorlar ve skandallarla dolu sezonu geride kaldı. Yine taktikler, tercihler, istatistikler, sustu hakemler, bildiriler ve transferler çok konuşuldu. Kazanan Galatasaray olurken sezondan kalan başlıkları son kez hatırlayıp, bir daha çıkarmamak üzere rafa kaldırmanın ise tam sırası.
Transfer Döneminden Başlayan Yarış
Süper Lig özelinde sportif başarıların ve ekonomik dengelerin neredeyse tamamen unutulduğu, kulüplerin milyonlarca liralık borçların altına enflasyona ve döviz dengesizliğine aldırmadan korkusuzca girdiği dönemdir transfer dönemi. Kimi zaman modası geçmiş yıldızların (bknz. Ndombele, Ziyech, Dzeko, Alex Oxlade Chamberlain, Balotelli) kariyerinde bir sıçrama hedefleyen Afrika ve Güney Amerikalı gençlerin (bknz. Jean Onana, Batista Mendy, Tete, Dele-Bashiru) ve gurbette iyi altyapı eğitimi almış çift pasaportluların (bknz. Can Keleş, Kerem Demirbay, Oğuz Aydın) uğrak noktasıdır Süper Lig. 2023 yaz transfer döneminde de 277 yeni sporcu tarafından tercih edildi. Galatasaray ve Fenerbahçe’nin sezon boyunca içinde olacağı rekabetin adeta fragmanı yaşandı ve sezonun kilit isimleri Tadic, Dzeko, Fred, Szymanski, Zaha, Ziyech hepsi bir başka büyük takıma transfer çalımı olarak ligimize katıldı. Göçenler de oldu tabii ki. Taraftarların sevgilisi potansiyelli gençler; Sacha Boey, Arda Güler ve Altay Bayındır ülkemizden göçüp Avrupa’nın büyüklerinin yolunu tuttu.
Halil Umut Meler Tartaklandı
11 Aralık’ta oynanan Ankaragücü-Rizespor karşılaşması yıllar geçse bile hatırlanacak, milyonların bir spor yöneticisi yerine utanacağı görüntülere sahne oldu. Maçın bitiş düdüğünün ardından tribünden sahaya hücum eden Ankaragücü Başkanı Faruk Koca ve devamındaki yönetici ordusu, Türkiye’nin FIFA kokartlı tek hakemi Halil Umut Meler’e önce yumruk attı, adından aldığı darbeyle yere düşen Meler’i yerde tartaklamaya devam etti. Türkiye’de sporun paydaşı olan her kurumun ve kişinin şapkasını önüne alıp bu nefret ortamına olan katkısını düşünmesi ve öz eleştiri yapması gerekirken olay federasyonun ve iktidarın siyasi şov ve propaganda malzemesi haline getirildi. Faruk Koca ve diğer yöneticiler kasten adam yaralamaktan yargılanmadıkları gibi aldıkları hak mahrumiyeti cezalarında da indirime gidildi. Üstüne üstlük bazı taraftar grupları Faruk Koca’nın aldığı aksiyonu haklı gördü, uğruna marşlar, tezahüratlar söyledi. Türkiye’nin üniversitelerinde, federasyonunda eğitim alan ve sonrasında ülkesini ve bağlı olduğu federasyonun itibarını ulusal ve uluslararası müsabakalarda temsil eden bir hakeme saldırmanın bedeli kulübe kesilen 560 bin TL para cezası, 5 maç seyircisiz oynama ve 400 günlük hak mahrumiyeti cezası kadar ucuz. İnsan sağlığının zaten hiçbir önemi kalmayan günümüzde, övüne övüne bitirilemeyen kurumların ve adeta namus gibi korunan “itibar” olgusunun dahi bir değerinin kalmadığı görülmüş oldu.
İstanbulspor Sahadan Çekildi
Halil Umut Meler olayı yavaş yavaş etkisini kaybederken ligimiz yerine koyulabilecek entrikayı bulmakta pek zorlanmadı. Ligin ilk haftasından son haftasına kadar lig dibine adeta demir atan, ligin açık ara en düşük toplam piyasa değerine sahip ve düşmesi aylar öncesinden kesinleşen takımı İstanbulspor’da Başkan Ecmel Sarıalioğlu Trabzonspor karşısında 2-1 mağlup durumdayken ligde Avrupa mücadelesi veren bir ekibe karşı yenik durumda olmaya şaşırmış olacak ki takımı sahadan çekmeye karar verdi. Daha sonrasında bu kararın hakem kararları üzerine alınmış bir aksiyon olduğu ortaya çıktı. Çıktı çıkmasına ama ne bugünlerde yorumculuk yapan eski hakemler ne de federasyon, maçın hakemi Ali Şansalan’ın maça doğrudan veya dolaylı etki yapan hatasını bulamadıklarını açıkladılar. Düşmesine kesin gözüyle bakılan takımın aldığı 3 puan silme ve Sarıalioğlu’nun aldığı 90 gün hak mahrumiyeti ile 780 bin TL para cezası oyunculara ve zor günler geçiren camiaya büyük moral oldu(!)
Suudi Arabistan’dan Atamıza Büyük Ayıp
Sezonun bir diğer tartışmalı olayı da Suudi Arabistan’da oynanacak olan Süper Kupa öncesinde yaşandı. Cumhuriyet’in 100. Yılında Türkiye’nin iki güzide kulübünün Federasyon ile aldıkları ortaklaşa kararın başta taraftarlar ve kulüplerin değerleri, vizyonları nezdinde ne kadar yanlış, sorumsuz ve art niyetli olduğunu tartışmak belki günler sürer. Kulüplerimiz herhalde zararın neresinden dönersek o kadar az linç ediliriz düşüncesiyle maça Atatürk tişörtleri ve Milli Marşlar eşliğinde çıkmak isteyince Arap yetkililer tarafından karşı tepkiye maruz kaldılar. Bunun sonucunda maça çıkmayı reddeden ekipler yurda döndü. Büyük bir skandala imza atan Federasyon Başkanı Mehmet Büyükekşi ne “Atatürk’ten vazgeçmem” diyip rest çekebildi ne de istifa edebildi. Topu kulüplere attı, fenalaşıp hastaneye kaldırıldı, 1 hafta pek ortalarda görünmedi. Bu olay da devasa yoğunluğun arasında unutuldu gitti. Zaten kupa da başka tartışmaların kurbanı olup aylar boyunca yeni sahibini bekledi durdu…
Trabzonspor Fenerbahçe Maçında Yaşanan Olaylar
Trabzonspor ve Fenerbahçe 17 Mart günü Trabzon’da karşı karşıya gelirken Türk futbolseverler bir başka skandalla karşılaşacaklarından henüz habersizdi. Oldukça sert ve yoğun geçen karşılaşma 3-2 Fenerbahçe üstünlüğü ile sonuçlandı. Asıl olaylar ise son düdüğün ardından başladı. Galibiyet sevincini yaşayan Fenerbahçeli futbolcular ve personeller sahaya atlayan bazı holiganların saldırısına uğradı. Fenerbahçeli futbolcuların karşılık vermesiyle yaşanan arbede büyüdü. Can kaybı veya ciddi bir yaralanma olmaması tek teselli olurken böylesine gergin geçen maç için yetersiz sayıda güvenlik görevlisinin görevlendirilmesi, hakemlerin veya saha içindeki yetkililerin özgül karar alamayıp maçı olanca zor şarta rağmen devam ettirmeleri ülkemizin bir kere daha sporcu sağlığına, insan hayatına ve kurumların özgül karar alma mekanizmalarına verdiği değeri gözler önüne serdi. Üstelik bundan utanılması, tekrarının yaşanmaması için çabalanması gerekirken yaptıklarını meşru kılmaya çalışanlar ne denli bir “Spor Ülkesi” olduğumuzu tekrar ilgililere hatırlattı.
Şanlıurfa’da Süper Kupa
Suudi Arabistan’da yaşanan rezilliği bir nebze olsun unutturabilme amacıyla Süper Kupa’nın 7 Nisan’da Şanlıurfa’da oynanabileceği konusunda taraflar anlaşmaya varsalar dahi Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç bu tarihin kendilerinin UEFA Konferans Ligi’nde oynayacağı Olympiakos karşılaşmasına fazla yakın olduğu gerekçesiyle tarihi erteleme talebini iletti. Yoğun takvimdeki tek uygunluğun mutabık kalınan 7 Nisan olduğunu açıklayan TFF herhangi bir değişikliğe gitmedi. Bunun neticesinde sahaya U19 takımıyla çıkan Fenerbahçe, yediği golün ardından sahadan çekildi ve 3-0 hükmen mağlup sayıldı. Aynı tarihlerde yaklaşık 3 günde 1 maç oynayan Olympiakos önce Fenerbahçe’yi ardından Aston Villa ve Fiorentina’yı da eleyerek kupaya uzanırken Fenerbahçe kupa yada kupalar hedefiyle yola çıktığı sezonu kupasız tamamladı.
Trabzon ve Beşiktaş Ligde Mağlup Kupada Finalist
Beklentilerin epey uzağında bir sezon geçiren Beşiktaş ve Trabzonspor için ise hedef Avrupa biletini almak ve sezonu kupayla tamamlamaktı. Sezonu 5 farklı teknik direktör değişikliğiyle tamamlayan Beşiktaş, Türkiye Kupası’nı müzesine götürmeyi başardı. Özellikle sezonun ikinci yarısında gelen Al Musrati ve Ernest Muçi transferleri de taraftarları önümüzdeki sezon için bir nebze de olsa heyecanlandırmışa benziyor. Trabzonspor ise her ne kadar kupada zafere ulaşamasa da ligi 3. Sırada bitirmeyi başardı.
Yükselişteki İstanbul Takımları: Başakşehir ve Kasımpaşa
Sezonu tanımlarken bahsetmeden geçmenin pek mümkün olmadığı iki İstanbul kulübü var: Başakşehir ve Kasımpaşa. Oynadıkları oyun, lig seviyesine göre kaliteli sayılabilecek kadroları ve sezonu bitirdikleri pozisyon itibariyle derin izler bıraktılar. İlk 4 haftada 0 puan toplayan Başakşehir düğmeye çok erken bastı ve son yılların yükselen teknik adamlarından Çağdaş Atan’ı takımın başına getirdi. Çağdaş Atan ile uçuşa geçen turuncu lacivertli ekip son 7 haftada aldığı 6 galibiyetle Avrupa biletini 4. Sıradan cebine koydu. Öte yandan Kasımpaşa bir başka genç antrenör Sami Uğurlu ile Avrupa kupaları hakkı kazanamasa dahi göze hoş gelen oyunuyla 5. Sırada sezonu tamamladı ve büyük renk kattı.
Şampiyonluk Yarışı
Ligde zirve yarışının Galatasaray ve Fenerbahçe arasında geçeceği gerek var olan kadrolarının kalitesinden, gerek transfer döneminde eklenen parçalardan alenen belliydi. Öyle de oldu. Fenerbahçe’nin sezona nispeten daha iyi başlaması, rahat skor bulan oyun yapısı ve liderliği elinde bulundurması 10 yılın ardından mutlu sona ulaşabilecekleri hayalini kurdurdu Sarı Lacivertli taraftara. Yeni transferler Szymanski ve Dzeko’nun skor yükünü sırtladığı Fenerbahçe yerli isimlerinden de hayati katkılar aldı. Özellikle sezon boyunca devamlılığıyla fark yaratan Ferdi ve İsmail, yüksek skor katkısıyla İrfan Can ve Cengiz kadronun değişmezleri oldular. Sezon boyunca adeta Fenerbahçe kaçtı Galatasaray ensesinde onu kovaladı. Galatasaray ise koruduğu kadro iskeletinin üzerine eklenen oyuncuların inişli çıkışlı performansı, Icardi’nin sakatlığı gibi etkenlerden sebep ideal 11’ini oldukça geç buldu. Son dönemeçte Barış ve Mertens’in öne çıktığı, Icardi’nin geçtiğimiz sezon çıktığı seviyeye yaklaştığı Galatasaray seri galibiyetler almaya başladı. Bu dönemde Fenerbahçe’nin saha dışında yaşadığı hadiseler takımın konsantrasyonunu derinden etkiledi. Nisan, Mayıs aylarındaki baskın Galatasaray performansına zirveyi kaybeden bir de üstüne 6 puan farkla Rams Park’a gelen Fenerbahçe’de deplasmandaki derbi galibiyeti ile son ana kadar da taşınan şampiyonluk umudu, Galatasaray’ın Konya’da aldığı galibiyetle son buldu. 102 puanla şampiyon olan Galatasaray da 99 puanla 2. Sırayı alan Fenerbahçe de lig tarihlerinin kendileri adına en başarılı sezonlarını geçirdi.
Rekorlar
Gerek sezonun 38 maçlık uzun bir maraton olmasından gerekse 2 takımın aşırı baskın performansından ötürü 2023-24 sezonu birçok rekorun kırılmasına sahne oldu. Galatasaray üç haneli puan toplayan ilk takım olurken elde edilen 33 galibiyet en çok galibiyet ve 2,68 puan ortalaması en yüksek puan ortalaması olarak tarihe geçti. Okan Buruk ve Galatasaray 20-36. Haftalar arasında üst üste 17 maç kazanarak kendilerine ait üst üste en fazla maç kazanma rekorunu da geliştirmiş oldu. Muslera kendine ait olan bir sezonda en fazla gol yemeden tamamlanan maç rekorunu 17’ye yükseltti. Galatasaray’daki 13 sezonunda 7. Şampiyonluğunu kazanan Uruguaylı file bekçisi bu alanda Şenol Güneş’i geçerek en fazla kazanan kaleci oldu.
Öne Çıkan Bireysel Performanslar
Sezona damgasını vuran Galatasaray, bireysel ödül yarışlarına da adeta ambargo koydu. Icardi 25 golle gol kralı olurken, Mertens yaptığı 16 asistle sezonu asist kralı tamamladı. Fenerbahçe’de tam 6 oyuncu Dzeko 21 gol 3 asist, Batshuayi 12 gol 1 asist, İrfan 12 gol 7 asist, Tadic 10 gol 17 asist, Szymanski 10 gol 11 asist, Cengiz 9 gol 2 asist ile sezonu çift hane skor katkısıyla tamamladı. Pendikspor’da forma giyen Mame Thiam ve Sivasspor forması giyen Rey Manaj da sezonun en etkili performanslarından ikisini göstererek tam 18 gole imza attılar. Kasımpaşa’nın Boşnak 10 numarası Haris Hajradinovic de yaptığı 14 asistle takımının ilk 5 yarışını sürdürmesine büyük destek verdi. Öne çıkan yerli oyuncu performansları olarak da Aytaç Kara, Semih Kılıçsoy, Can Keleş, Oğuz Aydın ve Levent Mercan’ın isimleri rahatlıkla sayılabilir.
Bir Mola: Avrupa Şampiyonası
Döngü başladı, kırıldı ve bitti. Şampiyon ilan edildi, defter kapandı ve rafa kalktı. Yeni bir döngü öncesinde ise dört yılda bir evlerimize gelen misafirimizi ağırlamamız gerekiyor. Temennimiz odur ki Türkiye tüm bu kaotik sezonun getirdiği gerginliği kendi lehine kullanmayı bilsin, takımımız olumlu sonuçlarla yüzümüzü güldürsün, kavgaları, küslükleri bitirsin. Pozitif hava tüm ülkeye sinsin ve önümüzdeki sezona da sirayet etsin. Etsin ki köhneleşmiş alışkanlıklar, sporda şiddet ve başarısızlıklar ligimizden daima uzak olsun.
Kaynaklar:
Wikipedia | Süper Lig istatistikleri ve rekorları listesi
Gazete Duvar | İstanbulspor sahadan çekildi: Cezası ne olacak?
FotoMaç | Sahadan çekilen İstanbulspor‘un cezası belli oldu!
AA | Faruk Koca’ya talimatlara aykırı cezası
NTV Spor | Süper Lig’de 2023/24 sezonunun tüm transferler